19 Temmuz 2011 Salı

Hoşgeldim...

     Blog dünyasına hoşgeldim.. . 
   Yabancı değil aslında bana yazmak, yaklaşık 10 yaşlarımda başladım yazmaya. Onlarca günlüğüm vardı, kilitliler, parfümlüler, kimsede olmayanlar, süslüler, ortada gezebilenler, asla ortada gezmemesi gerekenler... 16 yaşıma kadar yazdım. Sonra babamın da tavsiyesiyle minik hikayeler yazmaya özendim, ama hep "yarım", hep "minik" kaldılar... Aslında çocukluk hayalimdi bir roman yazmak, herkese ulaşabilmek.
    Sonra büyüdüm, üniversitede derslerde senaryolar yazmaya başladım, kısa film senaryoları, reklam metinleri. Hem ödev diye, hem kendi kendime..Bayılarak yazdım, uydurdum yazdım, esinlendim yazdım... İşte sonra onlar gerçeğe dönüştü...Yazdıklarım bazen program metni oldu, bazısı altyazı olarak geçti, kimisi fragman, bülten oldu...Hayalimin içine girmeyen bir bölümdü ama olsun, 9 yıllık kariyerimin içinde bir yerlerde bir şeyler de yazmıştım ve yazdıklarımı da paylaşmıştım işte.
    Ve Sonra.... "Anne" lik geldi, kızımı beklerken 9 ay boyunca yazdım. Ona hitaben yazdım, onu yazdım, kendimi yazdım... Yazarken ağladım, ağlarken yazdım. Hiç böyle olacağını bilemezdim, hissettiklerime inanamadım yazdım. Sonra meleğim geldi, ve artık hiçbirşey yazamaz oldum, koptum, "eski ben", "yeni ben" e dönüştü. Bir şeye odaklanmak, eskisi gibi okumak-yazmak nedense çok zor geldi,  boşverdim gitti herşeyi.
O ne değişik bir duyguydu öyle, anne olmak nasıl birşeydi öyle? Zaman neden bu kadar hızlı akıyordu ki? 4,5 yıl nasıl geçmişti? Hatırlamıyorum...




    Şimdi yazmak için yine can atıyorum, neden mi? Çünkü içimde tekrar kalbi atan bir can var :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder