1 Eylül 2011 Perşembe

Hamilelik Güncesi (20-28 hafta arası)

   Sonunda mide bulantım çok azaldı. Sisler perdesi aralandı ve yüzüm gülmeye başladı. 4. ayın sonunda 10. evlilik yıldönümüzde harika bir Fransa tatili yaptık, balayımızdan daha güzel geçti. 4 gün boyunca yürüdük de yürüdük, sanki hamile olan ben değildim, ayaklarıma kara sular indi ama ben çok mutluydum :)
   Karnım belirginleşti, ama dışarıdan tanımayan kimse hamile olduğumu fark etmiyordu. Artık kusmuyordum ve hamileliğin balayı denilen 2. trimester a girmiştim. Allah'a şükür hiçbir şikayetim yoktu. Tek kötü şey gereksiz kilo almıştım. 5 ayda 6 kilo almıştım, çünkü midem bulandıkça onu bastırma içgüdüsüyle hep peynir, ekmek, galeta gibi yiyecekler yemek zorunda kaldım.
   21. haftama kadar sadece çok yürüyünce hafif ağrıyan bacaklarım ve gecede en az 3 defa tuvalet için kalkmam dışında hiçbir sorunum olmadı. İlk hamileliğimde yaşadığım korkunç acı veren gece bacak krampları belki bu sefer elimde sopayla beklediğim için gelmedi :) Ne kadar da şanslıydım, bir yandan daha zor, bir yandan da daha kolay geçiyordu 2. hamilelik. Bebişim çok ama çok hareketliydi. Benim de en sevdiğim şey yatıp onun hareketlerini dinlemek oluyordu.
   22. haftamda annemlerin yanına Bodrum' a 10 günlük bir tatile gittim ama ilk defa hayatımdan Bodrum'dan nefret ettim. O kadar sıcaktı ki, gündüzleri 42 dereceye çıkan sıcaklık beni mahvetti. Bacaklarım şişti, geceleri uyuyamadım. Bebek biranda  mesaneme çok baskı yapmaya başladı, acıyla karışık büyük rahatsızlık veriyordu. İstanbul' a dönünce rahatladım, burası da çok sıcaktı ama Bodrum gibi değildi.
   23. haftada detaylı ultrasona girdik, biraz stres olmuştum ama sonra herşeyin yolunda gittiğini öğrendik ve çok mutlu olduk. Ondan 2 gün sonra da minik kızımızın adını Alya koyduk.
   25. haftada kendi doktorumu ziyarete gittik, şeker testi yaptık, sorun çıkmadı. Alya 1050 gr. olmuş. Çok hızlı geçen bir Ağustos yaşadım. Ve bir baktım ki 28. hafta gelmiş.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder